Bakan Tekin'den Özel'e: Ne jammer kullandım ne de ihtiyaç duydum
ANKARA-BHA
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, AK Parti Grup Toplantısı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakan Tekin, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in jammer açıklamalarına "Bu kadar büyük bir yalan nasıl uyduruyorlar bilmiyorum. Ben yaklaşık 2 yıldır Bakanım. Bakanlığımızda Bakan olarak ne jammer kullandım ne de ihtiyaç duydum" dedi.
Tekin'in açıklamalarının tamamı şu şekilde:
"Komedi gibi bir şey, aslında ben daha önce söylemiştim, Özgür Özel benim için siyasi bir figür olmaktan çıktı. Onu önemsemiyorum ama Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanlığı makamı benim için çok önemli. Kurtuluş Savaşı’nı yürüten başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Kurtuluş Savaşı liderlerimizin oturduğu koltuk. O yüzden CHP Genel Başkanının bu tür açıklamalar yapmasına ve ona cevap vererek uyarıyorum. Ben bir akademisyenim, yarın bu işlerden ayrıldığımızda Türk demokrasi tarihi, Türk siyasi tarihi ile ilgili yazılar da yazacağız ve şunu söyleyeceğiz, ‘CHP Genel Başkanı bugün şöyle dedi, yarın başka bir şey, öbür gün başka bir şey dedi’ CHP’nin kurumsal kimliğine zarar veriyor, üzüntü verici bir şey. Ben artık Özgür Özel’i izlerken rahmetli Aşık Mahsuni Şerif’in 'abur cubur Abdullah' diye bir türküsü var, o geliyor aklıma. Her sözü yalan, her işi yalan dolan, her işi bir plan. Mahsuni Şerif öyle tanımlıyor, artık Özgür Özel’in söylediği sözlerin benim açımdan ciddiyeti yok.
"Bakanlığımızda jammer var mı, var doğrudur ancak sınavların güvenliğinin sağlanabilmesi için var"
Bu bahsettiğimiz jammer olayı, 'Milli Eğitim Bakanlığı jammer kullanıyor'. Bu kadar büyük bir yalan nasıl uyduruyorlar bilmiyorum. Ben yaklaşık 2 yıldır Bakanım. Bakanlığımızda Bakan olarak ben ne jammer kullandım ne de ihtiyaç duydum. Böyle bir olay yok. Bakanlığımızda jammer var mı, var doğrudur ancak Milli Eğitim Bakanlığı her yıl yaklaşık 9 milyon kişiye yani Bakanlığımız içinden de dışından da başka kamu kurumlarına sınav uygulaması yapar. Bu sınavların güvenliğinin sağlanabilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğümüzün soru hazırlama biriminin bu türden iletişim kazaları yaşamaması için, usulsüzlük yaşamaması için tedbir olarak ihtiyaç duyduğu bir cihazdır. Bu bavulla gezdirilmez, çantaya koyup otele götürmeyiz, o orada durur, Genel Müdürlükte soru yazımı için oraya gelenler, oranın güvenliği açısından ve bunun güvenliğini de bunu da biz emniyetin ülkemizdeki güvenlik önlemlerinin bilgisi ve kontrolü dahilinde yürütürüz. Bu Bakanın şahsı ile ilgili bir jammer değil, bu yürüttüğümüz hizmetin niteliği ve kamu güvenliği açısından ihtiyaç duyduğumuz bir güvenlik tedbiri. Onlar gibi çantamı yanıma alıp bir şeyleri saklamaya çalıştığımız bir ortam değil."
“Dört okulumuz, deprem açısından ve güvenlik açısından riskli bulundu”
Tekin, İstanbul'daki deprem sonrasında okullarda hasar tespiti çalışmalarının yapılıp yapılmadığına ilişkin soruyu ise şöyle cevapladı:
"Depremin olduğu gün biz 23 Nisan etkinlikleri yapıyorduk. Deprem saatinde de biz Külliye'deydik. Programımız biter bitmez, dört bakan yardımcımızın dördü, Genel Müdürlükteki arkadaşlarımızın tamamı İstanbul’da okullarımız ve ilçelerimiz Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız başta olmak üzere ilgili kamu kurullarının denetiminde okullarımızı yeniden gözden geçirdiler. O gün bize sadece, depremden etkilenen ve sıva çatlağı sebebiyle bir okulumuzun haberi gelmişti. Detaylı araştırma yaptığımızda üçü tarihi okul olmak üzere yani onarım açısından sıkıntı yaşadığımız tarihi okul olmak üzere, birisi de FETÖ’den devralınan, toplamda dört okulumuz, deprem açısından ve güvenlik açısından riskli bulundu. Bu okullarımızı boşalttık, onun dışındaki okullarımızda herhangi bir sorun yok.
Ayrıca o gün biz okullarımızı İstanbul’daki depremden dolayı tedirginlik yaşayan yurttaşlarımızın konaklaması için İçişleri Bakanımız ve AFAD ile birlikte açtık. Yaklaşık olarak 100 bine yakın kişiye, orada yemek, çorba, meslek liselerimizde hazırladığımız ikramlarımızı sunduk. Gece misafir ettik. Ardından, Bakanlığımız bünyesindeki rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri yürüten arkadaşlarımız, hem okullarımızda hem de ihtiyaç duyulan yerlerde AFAD’ın koordinesinde çalışmalarını yürüttüler. Bu hafta başı itibarıyla biz İstanbul’daki okullarımızın afet ve acil durum farkındalık eğitimiyle bu haftayı değerlendirdik. Yetişkinler için hazırladığımız afet bilgi eğitimini ücretsiz ve on kursiyer şartını kaldırarak yürütüyoruz. Bizler elimizden geldiğince bu sürece katkı vermeye çaba sarf ediyoruz."