TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, TBMM'de kabul edilerek yasalaşan ve kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'a ilişkin açıklamalarda bulundu.

Yüksel, 40 maddelik Kanun'un, 13 yasada ve bir kanun hükmünde kararnamede değişiklik veya düzenleme içerdiğini aktardı.

İnfazda adaleti sağlamak ve adalet sisteminin işleyişini hızlandırmak amacıyla 11. Yargı Paketi ile çeşitli düzenlemeler yapıldığını anlatan Yüksel, kamuoyunda "Kovid-19" düzenlemesi olarak bilinen düzenlemeye ilişkin, şunları ifade etti:

"Paketle getirilen düzenleme gereğince, 31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla kapalı ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin yararlanabildiği daha erken açık ceza infaz kurumuna, denetimli serbestliğe ayrılma düzenlemesinden 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle hükümlü olanların yararlanabilmesi sağlanmaktadır. Böylelikle, aynı veya daha önceki tarihte işlenmiş suçlar dolayısıyla yürütülen soruşturma ve kovuşturmalar bakımından hükümlüden kaynaklanmayan nedenlerle meydana gelen gecikmelerin sonucundan hükümlünün olumsuz etkilenmemesi ve infaz adaletinin sağlanması öngörülmektedir."

Kanun'un temel felsefesinin, beklentilere cevap verecek, adalet sistemini güçlendirecek ve toplumsal huzurumuzu koruyacak düzenlemeler ile toplumdaki cezasızlık algısını yıkmak olduğunu vurgulayan Yüksel, 11. Yargı Paketi'ni, "güçlü bir irade beyanı" şeklinde nitelendirdi.

Yüksel, hukuk sisteminin güçlendirilmesi, suçla daha etkin mücadele edilmesi ve infaz adaletinin sağlanması amacıyla titizlikle hazırlanan düzenlemenin, vatandaşların yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesine yönelik önemli hükümler içerdiğini vurguladı.

11. Yargı Paketi ile doğrudan toplumun beklenti ve ihtiyaçlarına cevap veren düzenlemelerin hayata geçirildiğini belirten Yüksel, kabul edilen kanunun adalet sistemine katkı sağlayacağını ifade etti.

TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Yüksel, Vatandaşların canını yakan dolandırıcılık eylemleriyle daha güçlü şekilde mücadele edilmesi ve bu eylemlerin önlenebilmesi bakımından bilişim suçları ile mobil hatlara yönelik önemli düzenlemelerin hayata geçirileceğini kaydeden Yüksel, bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle işlenen suçlarda ilgili banka hesabının 48 saate kadar banka ve finans kuruluşları tarafından askıya alınabileceğini belirtti.

Yüksel, ayrıca suça konu menfaatin, suçtan zarar gören mağdura ait olduğunun anlaşılması halinde sahibine iade edileceğini dile getirdi.

Elektronik ödeme kuruluşlarının, fotoğraf, yüz tanıma veya parmak izi gibi biyometrik yöntemlerle ya da çipli kimlik belgeleriyle doğrulama yapmadan hesap açamayacağını aktaran Yüksel, cep telefonu hattı aboneliğinin de çipli kimlik kartıyla yapılabileceğini ifade etti.

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından, gerçek veya tüzel bir kişi adına açılabilecek hat sayısına ilişkin sınırlama getirileceğini bildiren Yüksel, ölen ve tüzel kişiliği sona eren kişilere ait telefon hatlarının, 3 ayda bir periyodik kontrollerinin yapılarak aktif olmayanların kullanıma kapatılacağını söyledi.

Cüneyt Yüksel, dolandırıcılık, hırsızlık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarında kullanıldığı tespit edilen telefon hatlarının bağlantısının kesileceğini belirtti.

Prof. Dr. Cüneyt Yüksel, açıklamasının sonunda, Meclis tarafından kabul edilen kanunun ülkeye ve millete hayırlı olmasını temenni etti.