Küçükçekmece Kent Konseyi'nin İlçeye Katkısı Sorgulanıyor.
Kent Konseyi'nin kuruluş amacı doğrultusunda, şehrin dinamiklerini harekete geçirerek halkın yönetim süreçlerine katılımını artırması beklenirken, mevcut durumun bu vizyondan uzaklaştığına dair eleştiriler giderek artıyor.
Kent Konseyleri, demokratik yönetimin önemli unsurlarından biri olarak, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, eğitim kurumları ve diğer paydaşlarla ortak projeler geliştirerek ilçeye sosyal, ekonomik ve kültürel katkı sunmayı hedefliyor. Ancak Küçükçekmece'deki kent konseyi yönetiminin, yıllar içinde kapalı bir yapıya dönüşerek yalnızca belirli kesimlerin katılımına açık olduğu yönünde iddialar gündemde. Kentin tarihi ve doğal güzelliklerini ön plana çıkaran projelerin yetersizliği, üniversitelerle iş birliğinin sınırlı kalması ve siyasi etkilerin yönetim kararlarını belirlediğine dair eleştiriler, halkın konseyin işlevselliğine yönelik soru işaretlerini artırıyor.
Özellikle ilçenin uluslararası arenada daha etkin temsil edilmesi gerektiğini savunan birçok vatandaş ve uzman, konseyin daha kapsayıcı bir yapıya kavuşması için reform çağrısında bulunuyor. Eğitimden sağlığa, çevre politikalarından ekonomik yatırımlara kadar birçok alanda daha vizyoner projeler geliştirilmesi gerektiğini belirten görüşler, konseyin sadece belirli grupların etkisi altında kalmaması gerektiğini vurguluyor.
Küçükçekmece'de katılımcı bir yönetim anlayışının hayata geçirilmesi için, konseyin tüm kesimleri içine alan açık oturumlar düzenlemesi, halkın fikirlerini alarak şeffaf toplantılar gerçekleştirmesi ve uzmanlık alanlarına göre liyakat sahibi isimleri görevlendirmesi gerektiği ifade ediliyor. Eleştirileri dikkate alarak daha demokratik bir yapıya geçiş sağlanması, Küçükçekmece’nin geleceğine yön verecek önemli bir adım olabilir.
Konuyla ilgili resmi yetkililerin atacağı adımlar merakla beklenirken, halkın daha aktif bir şekilde kent yönetimine dahil olmasını isteyen kesimler, sürecin takipçisi olacaklarını belirtiyor.
Küçükçekmece Kent Konseyi’nde Dönüşüm Çağrısı: Katılım, Şeffaflık ve Vizyoner Projeler Gerekli
Son dönemde Küçükçekmece Kent Konseyi’nin işleyişiyle ilgili tartışmalar kamuoyunda yankı uyandırıyor. Kent Konseyleri, yerel yönetimler ile halk arasında köprü görevi görerek, sivil toplum kuruluşları, eğitim kurumları, esnaflar ve diğer paydaşlarla ortak projeler üretmek için kurulmuş yapılar. Ancak Küçükçekmece’de mevcut konseyin bu amaç doğrultusunda ne kadar etkili çalıştığı konusunda ciddi soru işaretleri var.
Kent Konseyinin İşlevi ve Eksiklikleri
Kent Konseyleri, yerel demokrasinin en önemli unsurlarından biri olarak şehirlerin daha yaşanabilir hale gelmesi, ekonomik ve sosyal kalkınmanın desteklenmesi amacıyla faaliyet göstermeli. Ancak Küçükçekmece’de konseyin yıllar içinde daha dar bir çevrede faaliyet gösterdiği, katılımın kısıtlandığı ve yönetimin belli gruplar içinde şekillendiği yönünde eleştiriler giderek güçleniyor.
Küçükçekmece, sahip olduğu eşsiz lagün yapısı ve antik kent kalıntılarıyla İstanbul’un en dikkat çekici ilçelerinden biri. Ancak bu potansiyelin değerlendirilmesi için kapsamlı projelerin hayata geçirilmesi gerektiğini savunan birçok kent sakini, konseyin bu noktada yeterli adımları atmadığını düşünüyor. İlçede bulunan iki üniversiteden sadece birinin ön plana çıkarılması, kültürel mirasın yeterince korunmaması ve ekonomik kalkınmaya yönelik somut çalışmaların eksikliği sıkça dile getirilen konular arasında.
Katılımcı ve Şeffaf Bir Yönetim Çağrısı
Eleştiriler sadece eksik projelerle sınırlı değil. Kent Konseyi’nin toplantılarının kapalı kapılar ardında yapıldığı, halkın sürece dahil edilmediği ve farklı görüşlerin yeterince temsil edilmediği iddiaları da gündemde. Küçükçekmece’nin tarihi ve doğal güzelliklerini koruyarak uluslararası arenada daha etkin temsil edilmesi gerektiğini savunan pek çok vatandaş, konseyin daha kapsayıcı bir yapıya kavuşması için reform çağrısında bulunuyor.
Kent konseyi üyelerinin çeşitliliğini artırmak, halkın doğrudan fikir sunabileceği açık toplantılar düzenlemek ve karar süreçlerini şeffaf bir şekilde yürütmek, demokratik katılımı güçlendirebilir. Ayrıca, uyuşturucu ile mücadele, sağlık hizmetleri, çevre politikaları, deprem hazırlıkları ve ekonomik yatırımlar gibi alanlarda kent konseyinin daha aktif rol üstlenmesi gerektiği vurgulanıyor.
HABER /İLKER KARATAŞ