Recep Garip
Köşe Yazarı
Recep Garip
 

OKUMA EYLEMİ

Kitap okumak, insanoğlunun binlerce yıldır süregelen en köklü ve dönüştürücü eylemlerinden biridir. Günümüzün hızlı tempolu dijital dünyasında bile, bilginin, düşüncenin ve hayal gücünün en derin kuyularına inmenin yolu hala kitaplardan geçiyor. Peki, neden okuruz, niçin okumalıyız ve en önemlisi, nasıl daha verimli okuyabiliriz? Geliniz, hem kendimiz ve hem de genç ve ciddi okuyucuları tatmin edecek düzeyde cevaplar arayalım. Peki, neden okuruz? Okumanın arkasında yatan nedenler kişiden kişiye değişse de, temel okuma nedenleri evrenseldir: Bilgi edinmek ve bilmediklerimizi öğrenmek için: Okumak, yeni bilgiler edinmenin, farklı konularda uzmanlaşmanın ve dünyayı anlamanın en temel yoludur. Kitaplar, asırlarca birikmiş bilginin ve deneyimin damıtılmış halidir. Tarihten bilime, felsefeden sanata kadar her alanda kendinizi geliştirme imkânı sunar. Düşünce gelişimi ve eleştirel bakış açısına sahip olmak için: Okumak, sadece bilgi aktarımı değil, aynı zamanda düşünsel kaslarınızı güçlendirme pratiğidir. Farklı fikirlerle tanışmak, bakış açınızı genişletir, olaylara farklı açılardan yaklaşmanızı sağlar ve en önemlisi, kendi yargılarınızı oluşturma yeteneğinizi geliştirir. Bu da sizi toplumda, bulunduğunuz ortamda daha dinamik, daha kendinden emin olma direnci verir. Empati ve duygusal zekâyı geliştirir: Kurmaca eserler okumak, kendinizi farklı karakterlerin yerine koymanızı, onların duygularını ve düşüncelerini anlamanızı sağlar. Bu, empati (duygudaş olma) yeteneğinizi geliştirir ve insan ilişkilerinde daha derin bir anlayışa sahip olmanıza yardımcı olur. Hayal gücü ve tefekkür sahibi olmayı sağlar: Okumak, zihninizi yeni dünyalara ve fikirlere açar. Özellikle edebi metinler, kelimelerle inşa edilen evrenlerde gezinmenizi sağlayarak hayal gücünü ve doğurganlığı besler yani tefekkür etme potansiyelinizi artırır. Stres azaltma ve zihinsel dinlenmeyi sağlar: İyi bir kitap, günlük hayatın stresinden uzaklaşmak ve zihinsel bir mola vermek için harika bir yoldur. Kendinizi bir hikâyeye ya da bir romana kaptırmak, kaygılarınızı bir kenara bırakmanıza ve rahatlamanıza yardımcı olabilir. Dil ve iletişim becerilerinizi artırır: Düzenli okumak, kelime dağarcığınızı geliştirir, cümle kurma yeteneğinizi güçlendirir ve kendinizi daha akıcı ve etkili ifade etmenizi sağlar. Bu da hem yazılı hem de sözlü iletişimde size büyük avantajlar sunar. İnsanlar arasındaki beraberliklerinizde sizi diğerlerinden daha etkin olma yollarını açar. Peki, niçin okumalıyız? "Neden" sorusuyla iç içe geçmiş olsa da, "niçin" sorusu, okumanın birey ve toplum açısından faydalarına daha çok odaklanma fırsatları verir. Bireyin dönüşümü: Okumak, sizi sadece bilgilendirmez, aynı zamanda dönüştürür. Yeni perspektifler kazandırır. Önyargılarınızdan arındırır ve daha bilge bir birey olma yolunda ilerleme fırsatları verir. Kendinizi ve çevrenizi daha iyi anlamanızı sağlar. İçinde yaşadığınız topluma katkılarınızı fark edersiniz: İyi eğitimli ve düşünen bireylerden oluşan bir toplum, daha bilinçli kararlar alır, daha demokratik ve adil bir yapıya sahip olur. Okumak, aydınlanmış bir toplum yapısının temelini oluşturur. Burada dikkatle ifade etmeliyiz ki nice üniversite bitirenlerin hiç kitap okumadıklarını topluma yeterince entegre olamadıklarını da bilmemiz icap eder. Sürekli öğrenme ihtiyacını fark ettirir: Günümüz dünyasında bilgi sürekli değişiyor ve gelişiyor. Okumak, bu dinamik akışa ayak uydurmanın ve ömür boyu öğrenmenin anahtarıdır. Mezuniyetle biten bir süreç değil, sürekli bir gelişim yolculuğudur. Doğduğumuz andan ölünceye değin sürecek bir durumdur okumak. Kültürel mirası anlama-kavrama fırsatları verir: Kitaplar, insanlığın biriktirdiği kültürel mirasın en önemli taşıyıcılarıdır. Geçmişten günümüze gelen edebi, felsefi ve bilimsel eserler aracılığıyla kendi kültürümüzü ve diğer kültürleri daha derinlemesine anlarız. Böylece toplumu yöneten, yönlendiren, üreten fertlerden biri oluruz. Öyleyse nasıl okumalıyız? Okumak sadece eylemin kendisi değil, aynı zamanda bir sanattır. Verimli ve keyifli bir okuma deneyimi için bazı yöntemler elbette önerilebilir: Öncelikle, doğru kitap seçmeliyiz: İlgi alanlarınıza uygun kitaplar seçmek, okuma motivasyonunuzu artırır. Başlangıçta sizi sıkmayacak, aksine içine çekecek eserlere yönelmek doğru olanıdır. Farklı türlerde okumaya açık olun ama mutlaka kendinize özgü bir okuma zevki geliştirmelisiniz. Okuma ortamı oluşturma: Dikkatinizi dağıtmayacak, sessiz ve rahat bir ortamda okumak, okuduğunuza odaklanmanızı kolaylaştırır. Telefonunuzu sessize alın, bildirimleri kapatın. Hatta bakamayacağınız bir yere koyunuz. Hafif ve sözsüz bir musiki size eşlik edebilir. Suyunuz ve çay gibi içeceğiniz yanınızda olursa isabetli olur. Dikkatinizi dağıtacak işlerden, hallerden uzaklaşılmalıdır.   Kitap okurken dikkat edilmesi gereken birkaç hususunda altını çizmiş olalım: Okuduğunuz her kitapta not almalı ve işaretlemeler yapmalı ve altı çizilecek yerler atlanmamalıdır: Önemli gördüğünüz yerlerin altını çizin, kenarlara notlar alın, sorular sorun. Bu, metinle etkileşime geçmenizi sağlar ve okuduğunuzu daha iyi anlamanıza yardımcı olur. Günlükler yazmalısınız. Ara sıra tuttuğunuz, altını çizdiğiniz notlardan da yararlanabilirsiniz. Okuduğunuz her kitabı özetlemelisiniz: Her bölümden veya belli aralıklarla okuduklarınızı kendi cümlelerinizle özetlemeye çalışın. Bu, ana fikirleri kavramanıza ve bilgiyi pekiştirmenize yardımcı olur. Okuduğunuz eserlerde size katkılar kadar eleştirel bakabilme kabiliyetinizi ihmal etmemelisiniz: Okurken sürekli sorular sormalısınız. Diyalektik çalışma tefekkürün kapılarını açar. "Yazar ne demek istiyor?", "Bu bilgi ne anlama geliyor?", "Katılıyor muyum, katılmıyor muyum?". Eleştirel düşünme becerinizi ihmal etmemelisiniz. İyi bir okuyucu, tefekkür sahibiyle zaman zaman öğretici tartışmalar (tartışmak için değil) yapmalısınız. Arkadaşlarınızla, ailenizle veya bir okuma grubuyla tartışmalar, münazaralar farklı bakış açıları kazanmanızı ve anladıklarınızı pekiştirmenizi sağlar. Düzenli olarak okuma alışkanlığı edinilmelidir: Her gün belirli bir zaman dilimini okumaya ayrılmalıdır. Her işte süreklilik esastır. Farklı alanlarda okumalar zihni canlı tutar: Sadece bir türde sıkışıp kalmayın. Romanlar, denemeler, biyografiler, bilimsel makaleler gibi farklı türleri okumak icap eder. Kitap ve okuma sabırlı olmayı gerektirir: Bazen bir kitap sizi hemen sarmayabilir. Birkaç bölüm şans verin. Eğer hala ilginizi çekmiyorsa, bırakmaktan çekinmeyin. Okumak bir işkence olmamalı, bir keşif yolculuğu olmalıdır. Aralıklarla lügat (sözlük) okumaları yapmayı ihmal etmemelisin. Okuma eylemi bir hobi değildir. Kendinize ve dünyaya yaptığınız en kıymetli yatırımdır. Her kitap yeni bir dünya açar. Yeni keşifler yapmanıza vesile olur. Yeni fikirlerle tanışma, ilim ve irfan yolculuğuna fırsatlar sunar. Her yeni kitap, zihninize ektiğiniz yepyeni tohumlardır. İlmin ve irfanın birbirini tamamladığı okuma usullerinde çeşitli keşiflerin yakalanması elbette mümkündür. En değerli keşif, bireyin kendini bilmesidir vesselam.
Ekleme Tarihi: 05 Ağustos 2025 -Salı
Recep Garip

OKUMA EYLEMİ

Kitap okumak, insanoğlunun binlerce yıldır süregelen en köklü ve dönüştürücü eylemlerinden biridir. Günümüzün hızlı tempolu dijital dünyasında bile, bilginin, düşüncenin ve hayal gücünün en derin kuyularına inmenin yolu hala kitaplardan geçiyor. Peki, neden okuruz, niçin okumalıyız ve en önemlisi, nasıl daha verimli okuyabiliriz? Geliniz, hem kendimiz ve hem de genç ve ciddi okuyucuları tatmin edecek düzeyde cevaplar arayalım.

Peki, neden okuruz? Okumanın arkasında yatan nedenler kişiden kişiye değişse de, temel okuma nedenleri evrenseldir:
Bilgi edinmek ve bilmediklerimizi öğrenmek için: Okumak, yeni bilgiler edinmenin, farklı konularda uzmanlaşmanın ve dünyayı anlamanın en temel yoludur. Kitaplar, asırlarca birikmiş bilginin ve deneyimin damıtılmış halidir. Tarihten bilime, felsefeden sanata kadar her alanda kendinizi geliştirme imkânı sunar.
Düşünce gelişimi ve eleştirel bakış açısına sahip olmak için: Okumak, sadece bilgi aktarımı değil, aynı zamanda düşünsel kaslarınızı güçlendirme pratiğidir. Farklı fikirlerle tanışmak, bakış açınızı genişletir, olaylara farklı açılardan yaklaşmanızı sağlar ve en önemlisi, kendi yargılarınızı oluşturma yeteneğinizi geliştirir. Bu da sizi toplumda, bulunduğunuz ortamda daha dinamik, daha kendinden emin olma direnci verir.
Empati ve duygusal zekâyı geliştirir: Kurmaca eserler okumak, kendinizi farklı karakterlerin yerine koymanızı, onların duygularını ve düşüncelerini anlamanızı sağlar. Bu, empati (duygudaş olma) yeteneğinizi geliştirir ve insan ilişkilerinde daha derin bir anlayışa sahip olmanıza yardımcı olur.

Hayal gücü ve tefekkür sahibi olmayı sağlar: Okumak, zihninizi yeni dünyalara ve fikirlere açar. Özellikle edebi metinler, kelimelerle inşa edilen evrenlerde gezinmenizi sağlayarak hayal gücünü ve doğurganlığı besler yani tefekkür etme potansiyelinizi artırır.
Stres azaltma ve zihinsel dinlenmeyi sağlar: İyi bir kitap, günlük hayatın stresinden uzaklaşmak ve zihinsel bir mola vermek için harika bir yoldur. Kendinizi bir hikâyeye ya da bir romana kaptırmak, kaygılarınızı bir kenara bırakmanıza ve rahatlamanıza yardımcı olabilir.

Dil ve iletişim becerilerinizi artırır: Düzenli okumak, kelime dağarcığınızı geliştirir, cümle kurma yeteneğinizi güçlendirir ve kendinizi daha akıcı ve etkili ifade etmenizi sağlar. Bu da hem yazılı hem de sözlü iletişimde size büyük avantajlar sunar. İnsanlar arasındaki beraberliklerinizde sizi diğerlerinden daha etkin olma yollarını açar.

Peki, niçin okumalıyız? "Neden" sorusuyla iç içe geçmiş olsa da, "niçin" sorusu, okumanın birey ve toplum açısından faydalarına daha çok odaklanma fırsatları verir.
Bireyin dönüşümü: Okumak, sizi sadece bilgilendirmez, aynı zamanda dönüştürür. Yeni perspektifler kazandırır. Önyargılarınızdan arındırır ve daha bilge bir birey olma yolunda ilerleme fırsatları verir. Kendinizi ve çevrenizi daha iyi anlamanızı sağlar.
İçinde yaşadığınız topluma katkılarınızı fark edersiniz: İyi eğitimli ve düşünen bireylerden oluşan bir toplum, daha bilinçli kararlar alır, daha demokratik ve adil bir yapıya sahip olur. Okumak, aydınlanmış bir toplum yapısının temelini oluşturur. Burada dikkatle ifade etmeliyiz ki nice üniversite bitirenlerin hiç kitap okumadıklarını topluma yeterince entegre olamadıklarını da bilmemiz icap eder.
Sürekli öğrenme ihtiyacını fark ettirir: Günümüz dünyasında bilgi sürekli değişiyor ve gelişiyor. Okumak, bu dinamik akışa ayak uydurmanın ve ömür boyu öğrenmenin anahtarıdır. Mezuniyetle biten bir süreç değil, sürekli bir gelişim yolculuğudur. Doğduğumuz andan ölünceye değin sürecek bir durumdur okumak.
Kültürel mirası anlama-kavrama fırsatları verir: Kitaplar, insanlığın biriktirdiği kültürel mirasın en önemli taşıyıcılarıdır. Geçmişten günümüze gelen edebi, felsefi ve bilimsel eserler aracılığıyla kendi kültürümüzü ve diğer kültürleri daha derinlemesine anlarız. Böylece toplumu yöneten, yönlendiren, üreten fertlerden biri oluruz.

Öyleyse nasıl okumalıyız? Okumak sadece eylemin kendisi değil, aynı zamanda bir sanattır. Verimli ve keyifli bir okuma deneyimi için bazı yöntemler elbette önerilebilir:
Öncelikle, doğru kitap seçmeliyiz: İlgi alanlarınıza uygun kitaplar seçmek, okuma motivasyonunuzu artırır. Başlangıçta sizi sıkmayacak, aksine içine çekecek eserlere yönelmek doğru olanıdır. Farklı türlerde okumaya açık olun ama mutlaka kendinize özgü bir okuma zevki geliştirmelisiniz.
Okuma ortamı oluşturma: Dikkatinizi dağıtmayacak, sessiz ve rahat bir ortamda okumak, okuduğunuza odaklanmanızı kolaylaştırır. Telefonunuzu sessize alın, bildirimleri kapatın. Hatta bakamayacağınız bir yere koyunuz. Hafif ve sözsüz bir musiki size eşlik edebilir. Suyunuz ve çay gibi içeceğiniz yanınızda olursa isabetli olur. Dikkatinizi dağıtacak işlerden, hallerden uzaklaşılmalıdır.

 
Kitap okurken dikkat edilmesi gereken birkaç hususunda altını çizmiş olalım:

Okuduğunuz her kitapta not almalı ve işaretlemeler yapmalı ve altı çizilecek yerler atlanmamalıdır: Önemli gördüğünüz yerlerin altını çizin, kenarlara notlar alın, sorular sorun. Bu, metinle etkileşime geçmenizi sağlar ve okuduğunuzu daha iyi anlamanıza yardımcı olur. Günlükler yazmalısınız. Ara sıra tuttuğunuz, altını çizdiğiniz notlardan da yararlanabilirsiniz.
Okuduğunuz her kitabı özetlemelisiniz: Her bölümden veya belli aralıklarla okuduklarınızı kendi cümlelerinizle özetlemeye çalışın. Bu, ana fikirleri kavramanıza ve bilgiyi pekiştirmenize yardımcı olur.
Okuduğunuz eserlerde size katkılar kadar eleştirel bakabilme kabiliyetinizi ihmal etmemelisiniz: Okurken sürekli sorular sormalısınız. Diyalektik çalışma tefekkürün kapılarını açar. "Yazar ne demek istiyor?", "Bu bilgi ne anlama geliyor?", "Katılıyor muyum, katılmıyor muyum?". Eleştirel düşünme becerinizi ihmal etmemelisiniz. İyi bir okuyucu, tefekkür sahibiyle zaman zaman öğretici tartışmalar (tartışmak için değil) yapmalısınız. Arkadaşlarınızla, ailenizle veya bir okuma grubuyla tartışmalar, münazaralar farklı bakış açıları kazanmanızı ve anladıklarınızı pekiştirmenizi sağlar.
Düzenli olarak okuma alışkanlığı edinilmelidir: Her gün belirli bir zaman dilimini okumaya ayrılmalıdır. Her işte süreklilik esastır.

Farklı alanlarda okumalar zihni canlı tutar: Sadece bir türde sıkışıp kalmayın. Romanlar, denemeler, biyografiler, bilimsel makaleler gibi farklı türleri okumak icap eder.
Kitap ve okuma sabırlı olmayı gerektirir: Bazen bir kitap sizi hemen sarmayabilir. Birkaç bölüm şans verin. Eğer hala ilginizi çekmiyorsa, bırakmaktan çekinmeyin. Okumak bir işkence olmamalı, bir keşif yolculuğu olmalıdır. Aralıklarla lügat (sözlük) okumaları yapmayı ihmal etmemelisin.

Okuma eylemi bir hobi değildir. Kendinize ve dünyaya yaptığınız en kıymetli yatırımdır.

Her kitap yeni bir dünya açar. Yeni keşifler yapmanıza vesile olur. Yeni fikirlerle tanışma, ilim ve irfan yolculuğuna fırsatlar sunar. Her yeni kitap, zihninize ektiğiniz yepyeni tohumlardır. İlmin ve irfanın birbirini tamamladığı okuma usullerinde çeşitli keşiflerin yakalanması elbette mümkündür. En değerli keşif, bireyin kendini bilmesidir vesselam.

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.