Dünyanın en zor işlerinden biri de insan idare etmektir. Çünkü insanlar birbirlerinden oldukça farklıdır. Farklı düşünür, farklı görür, farklı bilir, farklı inanır. Her şeyden evvel kabul edilmesi gereken bir realitedir bu. Bu gerçeği görmezden gelerek bir şeyleri gerçekleştiremezsiniz. Fakat bu farklılıkları bir çeşit zenginlik olarak görüp değerlendirebilirseniz işte o zaman gerçek manada bir şeyleri başarmış olur ve hedefinize ulaşırsınız. Zaaflar, eksiklikler, kusurlar inkâr edilerek değil ancak iyi yönetilerek kemale, erdeme ve iyiliğe dönüşebilir. Bir ekibi iyi kurmak kadar iyi yönetmek de çok önemlidir. Birbirinden tamamen olmasa da çoğunlukla farklı olan insanları bir araya getirmeyi başarmakla iş bitmiyor. Esasen, zorluk tam olarak burada başlıyor. Varsayalım ki, ekibinizi kurdunuz, bir işe veya göreve başladınız. Bu aşamadan sonra tecrübe ve gözlemlerime, bildiklerime dayanarak sizlere birkaç öneride bulunacağım. Öncelikle, etkili ekip yönetimi, bir önceki yazımda da ifade ettiğim gibi her bir ekip üyesinin lider tarafından çok iyi tanınması ve bilinmesiyle başlar. Lider, ekibindekilerin kabiliyet ve motivasyonlarını çok iyi bilmelidir. Bu lider işe, her bir ekip üyesinin gerçek potansiyelini ortaya çıkaracak şekilde görev dağılımı yaparak başlamalıdır. Böyle olduğu takdirde herkes en iyi olduğu konuda işbaşı yapacaktır. Ve böylece iyi bir başlangıç yapmış olacaksınız. ‘Marifet iltifata tabidir, müşterisi olmayan meta zayidir.’ Hem bireysel hem de ortak başarılar takdir edilmelidir ki motivasyon artsın ve marifet ziyadeleşsin. Çünkü insan için motivasyon bir kamçıdır. Ekibinizdeki her bir bireye yaptıkları güzel ve başarılı çalışmalar için tebrik ve takdir edip ödüllendirin ki daha iyi işler ortaya çıkarabilmesine de vesile olsun. Ekip içinde hiç şüphe yok ki fikir ayrılıkları olacaktır. Asıl marifet bunları yapıcı tartışmalara dönüştürmektir. Bu, uzun vadede uyumu ve yaratıcılığınızı ziyadeleştirecektir. Hedefinizi netleştirin. Ulaşılabilir, ölçülebilir hedefler belirleyin. Bu ekip üyelerine yön ve anlam kazandıracaktır. Geliştirici bir dille geri bildirimler verin. Bu da değişen zorlu şartlara karşı direncinizi artıracak ve sizlerin sürece daha istekli katılmasını sağlayacaktır. Ve benim özellikle bir ekibi yönetirken uygulamaktan hem çok keyif aldığım hem de sık sık dile getirdiğim bir ilke var. O da şu ki: Kolaylaştırmak. Ekibinize yüklediğiniz işlerde muhakkak ki kolaylaştırıcı olmaktan taraf olun. Bütün yükü birinde toplamayın. Yükü ve işleri dağıtın. İnsan tembel bir varlıktır. Hatta enteresandır ki insanoğlunun bütün icatları da sırf bu tembelliğinden neş’et etmiştir diyebiliriz. Çünkü yaptığımız her şey aslında bir şeyleri bize kolaylaştırsın diyedir. Ezcümle; Ekibinizi iyi tanır, görev dağılımını iyi yapar, adil bir iş bölümü yapmayı başarır, marifeti iltifata tabi tutarsanız işler kolaylaşır. İşler kolaylaşırsa hızlı, etkili ve verimli bir sonuç elde edersiniz. Esenlikle.